Fatih'in en büyük kaygısı; İstanbul'u imparatorluğa layık bir şehir yapmaktı. Ayasofya'yı camiye dönüştürdükten sonra zengin vakıf gelirleri vakfetti, geliri yılda 14 bin altına varıyordu. Bir Ayasofya mimarı devamlı tamir işlerini gözetirdi.
Hristiyan Avrupa'nın hâlâ diline doladığı "Ayasofya Klisesi", bu tahsisat olmasaydı, bugün bir harabeye dönerdi.
Kaynak: Prof. Dr. Halil İnalcık, Tarihe Düşülen Notlar II
Son düzenleme: