- Daire
- Yargıtay 9. Hukuk
- Esas Numarası
- 2015/21545
- Karar Numarası
- 2015/32180
- Karar Tarihi
- 12.11.2015
Dosya içeriğindeki yazılı fesih bildiriminden, davacının iş sözleşmesinin sosyal medyada Şirket, işveren temsilcisi ve diğer yönetim hakkında asılsız görüşler yayınlaması, kıyafet kurallarına uymaması, çalışma arkadaşları ile sürekli olumsuz davranışlar sergilemesi, mesai saatlerine riayet etmemesi eylemlerine dayanılarak haklı nedenle feshedildiği anlaşılmıştır.
Davacı işçinin iş sözleşmesi haklı nedenle feshedildiğinden, uyuşmazlıkta geçerli fesih hali için 4857 sayılı Kanun’un 19. maddesiyle öngörülen yazılılık koşulunun aranmasına gerek yoktur.
Bu durumda feshin içerik olarak denetimi gereklidir. Dosyaya ibraz edilen sosyal medya yazışmalarından davacının işyeri ve çalışanları ile ilgili paylaşımlarda bulunduğu sabittir. Bu paylaşım içeriklerinin anılan Kanun’un 25. Maddesine göre haklı feshi gerektiren niteliği bulunmamakla birlikte işyerinde önemli ölçüde olumsuzluklara sebebiyet verebilecek niteliktedir. Mevcut delil durumu ve özellikle bu konudaki şirket içi yazışmalar ve şikâyet dilekçelerinden uyuşmazlıkta işveren açısından iş ilişkisini sürdürmesini önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği anlaşılmakla, feshin geçerli nedene dayandığının kabulü ile davanın reddi gereklidir.
Davacı işçinin iş sözleşmesi haklı nedenle feshedildiğinden, uyuşmazlıkta geçerli fesih hali için 4857 sayılı Kanun’un 19. maddesiyle öngörülen yazılılık koşulunun aranmasına gerek yoktur.
Bu durumda feshin içerik olarak denetimi gereklidir. Dosyaya ibraz edilen sosyal medya yazışmalarından davacının işyeri ve çalışanları ile ilgili paylaşımlarda bulunduğu sabittir. Bu paylaşım içeriklerinin anılan Kanun’un 25. Maddesine göre haklı feshi gerektiren niteliği bulunmamakla birlikte işyerinde önemli ölçüde olumsuzluklara sebebiyet verebilecek niteliktedir. Mevcut delil durumu ve özellikle bu konudaki şirket içi yazışmalar ve şikâyet dilekçelerinden uyuşmazlıkta işveren açısından iş ilişkisini sürdürmesini önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği anlaşılmakla, feshin geçerli nedene dayandığının kabulü ile davanın reddi gereklidir.