
İstanbul'un henüz fethedilmediği zamanlarda Edirne'de bulunan Sultan Mehmed, fetih hazırlıklarını yaparken diğer bir taraftan halkın durumunu kontrol etmeyi ihmal etmiyordu. Ona göre milletin birlik beraberlik içinde olmasıydı. Bunu fethin gerçekleşmesinin şartlarından bir olarak görüyordu.
Sultan Mehmed bir sabah kılık kıyafet değiştirip pazara çıktı. Satılan malların kalitesini, fiyat durumunu ve esnafı kontrol etmek için, Edirne'nin çarşılarını gezmeye başladı. Sultan Mehmed, sokağın ilk başındaki dükkana girdi. Selam vererek:
"Yarım batman yağ, yarım batman bal ve birazda peynir veriniz."
Müşteriyi gülen yüzle karşılayan esnaf, selamı alıp yarım batman yağı tarttı. Yağı verirken karışısındakinin padişah olduğundan haberi yoktu:
"Ağam, dilerseniz yağ ve peynir verebilirim ama ben yağı satarak siftah ettim. Diğer isteklerinizi de daha siftah etmeyen karşı komşumdan alırsanız memnun olurum."
Bu duruma içten içe sevinen padişah karşı dükkana geçti. Yarımşar batman bal ve peynir istedi. Dükkan sahibi yaşlı adam balı tarttıktan sonra:
"Allah'a şükür bugünde siftahımızı ettik. Ancak peyniri sihtah etmeyen komşumdan alırsanız sevinirim."
Sultan Mehmed diğer dükkandan peyniri aldıktan sonra:
"Bu millete bu yüksek ahlak varken İstanbul, dünya alınır," diyerek çarşıdan mutlu bir şekilde ayrıldı."