Başka Şehirde Çalışma Şartları isimli yazıda, Yargıtay’ın bakışı kapsamında başka bir şehre görevlendirme hakkında bilgiler yer almaktadır.
Davalı işveren tarafından 01.02.2013 tarihinde geçici görevlendirme bildirimi başlıklı belge ile 2012/Eylül ayında … fabrikasının devreye alındığı ve burada 04.08.2013 tarihine kadar geçici olarak görevlendirildiği bildirilmiştir. İşçi buna muvafakat etmediğini bu belge altına ihtirazi kayıt olarak düşmüştür.
Yine 04.02.2013 tarihinde davacı ile birlikte 10 işçi noter vasıtasıyla gönderdikleri ihtarname ile …’nde geçici şekilde görevlendirmenin iş şartlarında aleyhe değişiklik olduğunu ve buna muvafakat etmediklerini işverene bildirmişlerdir. İşveren 13.02.2013 tarihli ihtarname ile …. de bulunan fabrikanın 12.02.2013 tarihi itibariyle faaliyetinin durdurulduğunu, 18.02.2013 tarihi itibariyle …’nde bulunan fabrikada çalışmaya başlamamları halinde iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedileceğini işçilere bildirmiştir.
Davalı işveren davacının 18-20 Şubat 2013 tarihlerinde işe gelmediğine ilişkin devamsızlık tutanakları düzenlemiştir. Akabinde de 01.03.2013 tarihinde iş sözleşmesinin feshedildiğine ilişkin davacıya ihtarname göndermiştir. Taraflar arasında düzenlenen iş sözleşmesinin 11. maddesinde işçinin işverenin Türkiye sınırları içersindeki işyerlerinde çalışmayı kabul ettiğine ilişkin bir düzenleme bulunmaktadır. Ancak iş sözleşmesinin imzalandığı tarihte işverenin …’nde faaliyette bulunan bir işyeri bulunmamaktadır.
Davalı işverence …. de bulunan fabrikanın kapatılarak …’ne taşınması ve işçinin burada çalışmasının istenmesi 4857 sayılı İş Kanunun 22. maddesi uyarınca iş şartlarında aleyhe değişiklik niteliğindedir. Bu durumda yasa gereği işçinin yazılı muvafakati gerekmektedir. Davacı buna muvafakat etmediğini açıkça belirtmiştir. Bunun üzerine davalı işverence iş sözleşmesi …’nde bulunan işyerinde çalışmaya gelmemesi nedeniyle haksız olarak feshedilmiştir.
Davacı işçi tarafından yapılmış bir fesih söz konusu değildir. Davacı kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmıştır. Mahkemece davacının ihbar tazminatının hüküm altına alınması gerekirken reddi isabetsizdir.
Görüldüğü üzere çalışanlarınızın sözleşmelerine bu tür bir madde eklesenizde, çalışanın sosyal hayat dengesi gözönünde bulundurularak yapılan görevlendirmeyi reddetmesi makul görülmektedir.
Başka Şehirde Çalışma Şartları
YARGITAY 9.Hukuk Dairesi Esas: 2014 / 27814 Karar: 2015 / 1527 sayılı kararında, konuya dair aşağıdaki hükme karar vermiştir.Davalı işveren tarafından 01.02.2013 tarihinde geçici görevlendirme bildirimi başlıklı belge ile 2012/Eylül ayında … fabrikasının devreye alındığı ve burada 04.08.2013 tarihine kadar geçici olarak görevlendirildiği bildirilmiştir. İşçi buna muvafakat etmediğini bu belge altına ihtirazi kayıt olarak düşmüştür.
Yine 04.02.2013 tarihinde davacı ile birlikte 10 işçi noter vasıtasıyla gönderdikleri ihtarname ile …’nde geçici şekilde görevlendirmenin iş şartlarında aleyhe değişiklik olduğunu ve buna muvafakat etmediklerini işverene bildirmişlerdir. İşveren 13.02.2013 tarihli ihtarname ile …. de bulunan fabrikanın 12.02.2013 tarihi itibariyle faaliyetinin durdurulduğunu, 18.02.2013 tarihi itibariyle …’nde bulunan fabrikada çalışmaya başlamamları halinde iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedileceğini işçilere bildirmiştir.
Davalı işveren davacının 18-20 Şubat 2013 tarihlerinde işe gelmediğine ilişkin devamsızlık tutanakları düzenlemiştir. Akabinde de 01.03.2013 tarihinde iş sözleşmesinin feshedildiğine ilişkin davacıya ihtarname göndermiştir. Taraflar arasında düzenlenen iş sözleşmesinin 11. maddesinde işçinin işverenin Türkiye sınırları içersindeki işyerlerinde çalışmayı kabul ettiğine ilişkin bir düzenleme bulunmaktadır. Ancak iş sözleşmesinin imzalandığı tarihte işverenin …’nde faaliyette bulunan bir işyeri bulunmamaktadır.
Davalı işverence …. de bulunan fabrikanın kapatılarak …’ne taşınması ve işçinin burada çalışmasının istenmesi 4857 sayılı İş Kanunun 22. maddesi uyarınca iş şartlarında aleyhe değişiklik niteliğindedir. Bu durumda yasa gereği işçinin yazılı muvafakati gerekmektedir. Davacı buna muvafakat etmediğini açıkça belirtmiştir. Bunun üzerine davalı işverence iş sözleşmesi …’nde bulunan işyerinde çalışmaya gelmemesi nedeniyle haksız olarak feshedilmiştir.
Davacı işçi tarafından yapılmış bir fesih söz konusu değildir. Davacı kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmıştır. Mahkemece davacının ihbar tazminatının hüküm altına alınması gerekirken reddi isabetsizdir.
Karar Özeti
Sözleşmede Nakil Yetkisi olsa da başka ilde çalışmaya gitmek istemeyen isçinin işverence sözleşmenin feshi haksızdır.Görüldüğü üzere çalışanlarınızın sözleşmelerine bu tür bir madde eklesenizde, çalışanın sosyal hayat dengesi gözönünde bulundurularak yapılan görevlendirmeyi reddetmesi makul görülmektedir.